" Kainatta boşluk yoktur. Tek bir kare bile. Tek tek her insan, başka insanların hikayelerinden ve kaderlerinden etkilenir. Ve yaşamak her adımda seçim yapmayı ve karar vermeyi gerektirir . "

9 Ocak 2014 Perşembe

Hayata Ruh Üfleyen Kadınlar ! Dida KAYMAZ


SEVGINİN OLDUĞU YERDE HAYAT VARDIR ....

Yaramaz bir çocuğun gülümsemesi, munzur bakışı var yüzünde. Kalbinin güzelliği yüzüne yansımış derler ya işte öyle bir ışık onda ki. Tuttuğunu koparan bir duruşu; kendinden emin, sıcak, samimi ve sevgi dolu tavırlarıyla; hayata meydan okuduğu belli.

''Sabır, yüzünü ekşitmeden hayatı yudumlamakmış'' Dida'nın sabrının sırrı, sevgisi ve o içten gülümsemesi olduğuna da adım gibi eminim.

26 yaşında bir genç kızken önce mide; ardından kolon ve akciğer kanserine yakalanan, daha sonra kanser hücreleri karaciğer ve beynine sıçrayan Dida Kaymaz, doktorların 6 ay ömür biçmesine rağmen 7 yıldır kanserle mücadelesini sürdürüyor.
''Kanser karşında hiç kimsenin teslim bayrağını çekmesini istemiyorum. Sevgi, irade, takdiri ilahiye inanmak bu hastalığa karşı kullanılabilecek en iyi koz. Hayatı ve nefes almayı, sahip olduğum herşeyi çok ama çok seviyorum'' diyor Sevgili Dida.

''En büyük işler, büyük hayaller kurma özelliği olan insanlarca başarılmıştır '' Dida'nın en büyük hayali; ''insanların hayallerine el sürebilmek" Belki de tamam bitti, dedikleri anda tek yürek olabilmek onlarla. Kansersiz Yaşam derneğinin kurucu başkanı Dida KAYMAZ. ''Dernek ile ilgili işin sosyal sorumluluk kısmı elbette çok fazla fakat benim hayatımda "bilim" denildiği anda akan sular durabiliyor. '' Her gerçekliğin altında bir bilimsellik var. Bilinçli ve bilim li bir toplumun önünde hiçbirşeyin duramayacağı inancındayım'' diyor Sevgili Dida. KANSER in yenilebilir, yaşanabilir bir hastalık olmasını zaten anlatmak için kolları sıvadık fakat diğer yandan "ÖNLENEBİLİR" olduğunu ispat etmek adına uluslararası bilimsel çalışmaların kıyısında bu yola da dahil olmaya başladık ve ilk adımlarımızı bu hafta attık. Bir "kemoterapi merkezi" projemiz var, insanların omuz omuza, birbirlerinin ağrıları sonucu oluşan haykırışları dinleyerek, kusmalarına şahit olarak kemoterapi almaları yerine; hayatlarına giren bu kimyasalı daha iyi koşullarda , ses yalıtımlı, yataklı odalarda, sakinleştirici etkisi olan hafif müzikler eşliğinde, kemoterapi alacakları 1500 metrekarelik bir merkez de kendilerini daha konforlu hissetmelerini ve bu ilacı almalarını sağlamak amacımız. Diğer bir projemiz ise; gezici bir sağlık tırının içinde rahim ağzı, meme, ağız ve akciğer kanseri taraması yapacağamız ve tam 6100 kişinin taranacağı bir proje, bu projeyi İstanbul ve Çukurova kalkınma ajansları aracılığı ile gerçekleştirme şansına sahip oluyoruz. Bu 6100 taramanın sonucu da İtalya ve Amerika'da geliştirilecek Türk genetiğine uygun bir HPV aşısının hazırlanması için uluslararası bilimsel çalışmalarda kullanılacak.

Ölümün kıyısından, hayatı sımsıkı tutunan bir eli ve diğer tüm insanlara sevgisini veren, kocaman bir yüreği var. Sevgin ve ışığın hiç sönmesin sevgili Dida; İyi ki varsın.

Hiç yorum yok: